Toplum içerisinde, birey tarafından herhangi bir suçun işlenmesinin ardından, toplumsal düzeni sağlamak amacıyla, suçu işleyen birey, mahkemelerce yargılanmakta ve suçu işleyen kişiye, Ceza Kanunları uyarınca ceza veya güvenlik tedbirine hükmedilmektedir. Hükümle takdir edilen cezanın infazı ise ayrı bir yasa ve prosedüre tabidir. Kısaca İnfaz Yasası olarak adlandırabileceğimiz bu yasalar ile ulaşılmak istenen amaç; hükümlünün yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, hükümlünün; yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, kanunlara, nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır. Türkiye’ de bu husus 5275 Sayılı Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile gerçekleştirilmektedir.
Yukarıda belirtmiş olduğumuz amacın gerçekleştirilmesine katkı sağlamak amacıyla TBMM’ ye sunulan yasa teklifi Meclis Genel Kurulu’nca 14/4/2020 tarihinde kabul edilmiş ve başta 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun olmak üzere, 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu dâhil toplam 11 farklı kanunda değişiklik yapılmıştır. Yazımızın bu bölümünde, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da yapılan değişikler üzerinde durularak, değişiklikler hakkında toplumda merak edilen konular dikkate alınarak bilgi verilmeye çalışılacaktır.
a) Açık Ceza İnfaz Kurumları Açısından;
İlk kez suç işleyen ve iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına hükümlü bulunanların cezaları doğrudan açık ceza infaz kurumlarında yerine getirilebilirken yapılan değişiklikle Terör suçları, örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçları ile örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar ve cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan mahkûm olanlar ile ikinci defa mükerrir olanlar ve koşullu salıverilme kararının geri alınması nedeniyle cezası aynen infaz edilenler hariç olmak üzere, kasıtlı suçlardan toplam üç yıl veya daha az hapis cezasına mahkûm olanların, taksirli suçlardan toplam beş yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm olanların, adlî para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilenlerin, İcra ve İflas Kanunu gereğince tazyik hapsine tabi tutulanların, cezaları doğrudan açık ceza infaz kurumlarında yerine getirilmektedir.
İNFAZ YASASINDAKİ DEĞİŞİKLİKLER
Toplum içerisinde, birey tarafından herhangi bir suçun işlenmesinin ardından, toplumsal düzeni sağlamak amacıyla, suçu işleyen birey, mahkemelerce yargılanmakta ve suçu işleyen kişiye, Ceza Kanunları uyarınca ceza veya güvenlik tedbirine hükmedilmektedir. Hükümle takdir edilen cezanın infazı ise ayrı bir yasa ve prosedüre tabidir. Kısaca İnfaz Yasası olarak adlandırabileceğimiz bu yasalar ile ulaşılmak istenen amaç; hükümlünün yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, hükümlünün; yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, kanunlara, nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır. Türkiye’ de bu husus 5275 Sayılı Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile gerçekleştirilmektedir.
b) Hapis cezasının infazının hastalık nedeni ile ertelenmesi açısından;
değişiklik öncesi, gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren altı ay geçmemiş bulunan kadınlar hakkında hapis cezasının infazı geri bırakılırken, değişiklik sonrası gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren bir yıl altı ay geçmemiş bulunan kadınlar hakkında hapis cezasının infazı geri bırakılmaktadır.
c)Hükümlünün istemiyle infazın ertelenmesi açısından;
değişiklik öncesi, hükümlünün hastalığının sürekli bir tedaviyi gerektirmesi gibi zorunlu ve çok ivedi hâllerde, Cumhuriyet Başsavcılığınca altı ayı geçmeyen sürelerle hapis cezasının infazına ara verilebilirken, değişiklik sonrası bu kapsam genişletilmiş ve hükümlünün eş veya çocuklarının sürekli hastalık veya malullükleri nedeniyle bakıma muhtaç olmaları durumunda da cezanın infazının ertelenmesi imkânı sağlanmış ve altı aylık erteleme süresi bir yıla çıkarılmıştır.
d) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezanın infazı açısından;
denetimli serbestlik uygulamasındaki mevcut “koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan iyi hâlli hükümlülerin talebi hâlinde” denetimli serbestlikten yararlanma uygulaması aynen geçerliliğini korumuştur. Yani Açık ceza infaz kurumunda bulunup da koşullu salıverilmesine 1 yıl kalan iyi halli hükümlülerin cezalarının denetimli serbestlik altında infaz edilebileceğine ilişkin hüküm aynen muhafaza edilmektedir. Denetimli serbestlik uygulamasına ilişkin geçici düzenlemeler yapılmıştır. Geçici düzenleme uyarınca, 30/3/2020 tarihine kadar işlenen suçlar bakımından; 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun kasten öldürme suçları (madde 81, 82 ve 83), üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı işlenen kasten yaralama ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçları, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu, (madde 87, fıkra iki, bent d), işkence suçu (madde 94 ve 95), eziyet suçu (madde 96), cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar (madde 102, 103, 104 ve 105), özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlar (madde 132, 133, 134, 135, 136, 137 ve 138), uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçu (madde 188) ve İkinci Kitap Dördüncü Kısım, Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar hariç olmak üzere, 105/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan bir yıllık süre, “üç yıl” olarak uygulanacaktır.
Sıfır-altı yaş grubu çocuğu bulunan kadın hükümlüler ile yetmiş yaşını bitirmiş hükümlüler hakkında 105/A maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan iki yıllık süre, “dört yıl” olarak uygulanacaktır.
İyi halli olmak koşuluyla yukarıda belirtilen şartlar, kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler hakkında da uygulanacaktır.
Yapılan geçici düzenlemede, 30/3/2020 tarihine kadar suç işleyen çocuk hükümlülerin; 15 yaşını dolduruncaya kadar cezaevinde kaldığı 1 gün 3 gün, 18 yaşını dolduruncaya kadar kaldığı 1 gün ise 2 gün sayılacaktır.
e)Koşullu salıverilme açısından;
Koşullu salıverilme özetle; kişinin mahkûm olduğu cezanın tamamının infazı yerine, iyi halli olarak infaza uyma şartıyla mahkûm olunan cezanın bir miktarını infaz kurumunda tamamladıktan sonra kalan süre açısından denetime tabi tutulmasıdır. Bazı istisnalar hariç olmak üzere 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun 107. Maddesinde belirtilen (2/3) oranı, (1/2) ye indirilmiştir.
2/3 oran uygulanacak olan haller;
l Kasten öldürme suçlarından (madde 81, 82 ve 83) süreli hapis cezasına mahkûm olanlar,
l Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan (madde 87, fıkra iki, bent d) süreli hapis cezasına Ulaşılmak istenen amaç; hükümlünün yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak..mahkûm olanlar,
l İşkence suçundan (madde 94 ve 95) ve eziyet suçundan (madde 96) süreli hapis cezasına mahkûm olanlar,
l Cinsel saldırı (madde 102, ikinci fıkra hariç), reşit olmayanla cinsel ilişki (madde 104, ikinci ve üçüncü fıkra hariç) ve cinsel taciz (madde 105) suçlarından süreli hapis cezasına mahkûm olanlar,
l Cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan (madde 102, 103, 104 ve 105) hapis cezasına mahkûm olan çocuklar,
l Özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlardan (madde 132, 133, 134, 135, 136, 137 ve 138) süreli hapis cezasına mahkûm olanlar,
l Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan (madde 188) hapis cezasına mahkûm olan çocuklar,
l Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçlarından (madde 326 ilâ 339) süreli hapis cezasına mahkûm olanlar,
cezalarının üçte ikisini infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilecektir.
Ayrıca değişiklik öncesi suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet halinde, mahkûmlar cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirlerken, değişiklik sonrası bu oran üçte ikiye düşürülmüştür. Koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olan suçlar bakımından ise tabi oldukları koşullu salıverilme oranı uygulanacağı belirtilmiştir.
f) Covid-19 salgını nedeniyle alınan geçici önlem açısından;
Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde ortaya çıkması sebebiyle, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlülerin, 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlülerin ve 106’ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik tedbirinden yararlanan hükümlülerin, 31/5/2020 tarihine kadar izinli sayılacağı, salgının devam etmesi halinde bu sürenin, Sağlık Bakanlığı’nın önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere üç kez uzatılabileceği de geçici 9. Madde ile getirilen düzenlemelerden biri olmuştur.
Yukarıda değinmiş olduğumuz değişikliklerin yürürlüğe girmesiyle birlikte yaklaşık olarak 90.000 hükümlü ve tutuklu tahliye edilmiştir. Yasa ile birlikte bu miktarda tahliyenin gerçekleşmiş olmasından dolayı İnfaz Yasası değişiklikleri toplumda af yasası olarak kabul görmüş ve bu şekilde nitelendirilmiştir.
Av. Ferdi Binici